Denetimli serbestlik, onarıcı adalet uygulamalarının ve alternatif cezalandırma anlayışlarının yaygınlaşmasıyla birlikte ülkemizde 2005 yılında yürürlüğe giren yeni “suç ve ceza politikası ilkeleri” kapsamında yapılan yasal düzenlemeler çerçevesinde 5402 sayılı Kanun ile belirlenmiş bir ceza ve suç yönetimi uygulamasıdır.
Denetimli serbestlik belirli suçları işleyen kişiler hakkında hükmolunan cezalar infaz edildikten sonra uygulanabildiği gibi hiç ceza infazı yapılmadan doğrudan denetimlik serbestlik tedbirleri de kanuna uygun olarak işleme konulabilmektedir. Özellikle CMK Md. 109’da düzenlenen adli kontrol tedbirlerinin bazıları bu kapsamdadır (İmza atma yükümlülüğü, belirli yerlere gitmeme yükümlülüğü ve belirli yerlerden ayrılmamam yükümlülüğü gibi). (5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b), (c), (e), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan tedbirler)
Denetimli serbestlik suçluyu ya da şüpheliyi, belirli tedbirler uygulayarak ıslah etmeyi ve topluma kazandırmayı amaçlayan, bunun yanında kriminal anlamda kişi üzerinde aktif denetim ve kontrol sağlamayı hedefleyen yeni bir suç ve ceza yönetimi anlayışıdır.
Denetimli serbestlik, ülkemizde illerde Adalet Komisyonunun bulunduğu yerdeki Cumhuriyet Başsavcılığına bağlı “Denetimli Serbestlik Müdürlükleri” eliyle yürütülmektedir.
İngiltere gibi bu uygulamanın ilk başladığı ve suç kontrolünün etkin bir şekilde sağlandığı ülkelerde özellikle kollukla birlikte alanda görev yapan “denetim elemanları (probation officers)” şüpheli veya denetime tabi tutulan kişiler hakkında günlük izleme, kontrol ve raporlama yapmaktadır. Bu sebeple denetimli serbestlik tedbirlerinin alanda ne surette ve ne yoğunlukta uygulandığı önem arz ettiği gibi bu tedbirlerin uzman görevlilerce uygulanması da gereklidir. Ancak bu şekilde uygulanmayan denetimli serbestlik tedbirlerinde 5402 sayılı Kanun ile amaçlanan sonuçlara ulaşmak mümkün değildir.
Denetimli serbestlik, kanuna göre soruşturma evresinde, kovuşturma evresinde ve cezanın infazı tamamlandıktan sonra da salıverme aşamasında uygulanabilecek çeşitli ve birbirinden farklı tedbirleri içeren bir tedbirler sistemdir. Ancak bu tedbirler sistemi ceza hukuku uygulamalarının ve politikasının bir tamamlayıcısı ve destekleyicisidir.
Denetimli serbestliğin fiilen aktif bir şekilde alanda ve toplum içinde uygulanması gereklidir ancak bu konuda oluşturulan Müdürlüklerin yeterli etkinliği taşımadıkları ve uzmanlıklarının bulunmadığı ve personel donanımının yeteri olduğu görülmektedir. Bu sebeple çoğu zaman kolluk personeli tamamlayıcı işlev görmekte ve denetimli serbestlik amacına uygun bir şekilde tatbik edilememektedir.
Denetimli serbestlik fiilen toplumsal yaşamda;
*Hakkında denetimli serbestlik kararı alınanların izlenmesi, takibi ve raporlanması,
*Kollukla birlikte uzman denetim birimlerince kişilerin hal ve durumlarının kriminal açıdan değerlendirilmesi,
*Topluma kazandırıcı eylem, eğitim ve uygulamaların sivil toplumla birlikte kişiler hakkında uygulanması,
*Sivil toplumun denetimli serbestlik hizmetlerine aktif katılımını sağlamayı,
Amaçlar.
Ancak Kanunun 12, 13, 14 ve 15 inci maddelerinde sayılan tedbirlerin uygulanmasında, şahsileştirilmeden ve kişilerin kirimal durumları ve eylemleri incelenmeden ve raporlanmadan haklarında alınan denetimli serbestlik kararlarının kağıt üzerinde kaldığı ve sosyal yaşama yansımadan tatbik edildiği ülkemizde denetimli serbestlikten beklenen sonucun da alınamadığı görülmektedir.
Denetimli Serbestlik Şartları Nelerdir?
5275 sayılı Kanunun 105/A maddesi hükmüne göre;
*Hükümlülerin dış dünyaya uyumlarını sağlamak, aileleriyle bağlarını sürdürmelerini ve güçlendirmelerini temin etmek amacıyla, açık ceza infaz kurumunda veya çocuk eğitimevinde bulunan ve koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalan iyi hâlli hükümlülerin talebi hâlinde, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına, ceza infaz kurumu idaresince hazırlanan değerlendirme raporu dikkate alınarak, hükmün infazına ilişkin işlemleri yapan Cumhuriyet başsavcılığının bulunduğu yer infaz hâkimi tarafından karar verilebilir.
*Denetimli serbestlik uygulanmak suretiyle yapılacak 5275 sayılı Kanun Md. 105/A kapsamındaki infaz usulünden;
a) Sıfır-altı yaş grubunda çocuğu bulunan ve koşullu salıverilmesine iki yıl veya daha az süre kalan kadın hükümlüler,
b) Maruz kaldıkları ağır bir hastalık, engellilik veya kocama nedeniyle hayatlarını yalnız idame ettiremeyen ve koşullu salıverilmesine üç yıl veya daha az süre kalan hükümlüler,
diğer şartları da taşımaları hâlinde yararlanabilirler.
*Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle cezasının infazına karar verilen hükümlünün, koşullu salıverilme tarihine kadar;
a) Kamuya yararlı bir işte ücretsiz olarak çalıştırılması,
b) Bir konut veya bölgede denetim ve gözetim altında bulundurulması,
c) Belirlenen yer veya bölgelere gitmemesi,
d) Belirlenen programlara katılması,
yükümlülüklerinden bir veya birden fazlasına tabi tutulmasına, denetimli serbestlik müdürlüğünce karar verilir. Hükümlünün risk ve ihtiyaçları dikkate alınarak yükümlülükleri değiştirilebilir.Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde yer alan kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçundan hükümlü olanlar ayrıca tedavi ve rehabilitasyon programlarına katılma yükümlülüğüne tabi tutulur.
*Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına; İdare ve Gözlem Kurulu tarafından hazırlanan değerlendirme raporu dikkate alınarak, hükmün infazına ilişkin işlemleri yapan Cumhuriyet Başsavcılığının bulunduğu yer infaz hâkimi tarafından karar verilir.
Denetimli Serbestlikten Kimler Yararlanabilir?
Denetimli serbestlik tedbiri uygulanabilecek kişileri kısaca şöyle sıralamak mümkündür:
* Koşullu salıverilmesine 1 yıl ve daha az süre kalmış olan hükümlüler,
* Açık cezaevine geçem koşulunu sağlayarak açık cezaevine alınan hükümlüler,
*Cezaevinden bulunan hükümlülerden İdare ve Gözlem Kurulu tarafından hazırlanan değerlendirme raporu ile iyi halli olduğu belirlenen kişiler,
*Denetimli serbestliğin kendisi hakkında uygulanmasını talep eden hükümlüler. (Denetimli serbestlik ancak taleple uygulanabilen bir uygulamadır ve ihlali halinde kişi hakkında yeni kararların alınmasına sebebiyet verir),
*CMK Md. 109 kapsamında hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 109 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b), (c), (e), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan tedbirlere hükmolunan kişiler.
Denetimli Serbestlik Süreci Nasıl İşler?
Denetimli serbestlik süreci Denetimli Serbestlik Müdürlüğü kontrolünde işler ve bu Müdürlük tarafından hakkında tedbir uygulanan kişinin durumu kolluk görüşü de alınarak raporlanır.
Yükümlülerin toplum içinde izlenmesi, denetimi ve takibi, denetim bürosunda görevli denetimli serbestlik memurları tarafından yerine getirilir (Yönetmelik Md. 46).
Yükümlüler hakkında verilen kararları ve bu kararların yerine getirilmesine ilişkin hususlara dair yapılan başvuruları değerlendirmek ve bu konuda karar vermek üzere, müdürün veya müdürün görevlendireceği müdür yardımcısının başkanlığında, değerlendirme ve planlama, infaz, eğitim ve iyileştirme ile denetim bürolarında görevli birer personelin katılımıyla infaz işlemleri değerlendirme komisyonu oluşturulur.
Yükümlülerin durumu 3 ayda bir hazırlanan Denetim Raporu ile değerlendirilir.
Denetimli serbestlik tedbirlerinin değiştirilmesi, uygulanmasının durdurulması ve kaldırılmasına Yönetmeliğin 45 inci maddesi kapsamında İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunu tarafından karar verilir.
Denetimli Serbestlik Süresince Yükümlülükler Nelerdir?
*Hakkında denetimli serbestlik kararı verilen kişi ya da hükümlü kendisine yapılan bildirime uygun davranmak ve hazır bulunması gereken yerlerde olmak ve gerekli işlemleri yapmak yükümüdür. Aksi takdirde denetimli serbestlik tedbirlerin ihlal etmekten hakkında rapor tanzim edilir ve yeni bir karar alınır.
* Denetimli serbestlik uygulanan hükümlünün kamuya yararlı bir işte ücretsiz olarak çalıştırılmasına karar verilebilir. Hükümlünün halihazırda çalıştığı bir işi varsa bu tedbire başvurulmaz.
* Denetimli serbestlik uygulanan hükümlünün bir konut veya bölgede denetim ve gözetim altında bulundurulmasına karar verilebilir.
*Denetimli serbestlik uygulanan hükümlünün belirlenen yer veya bölgelere gitmemesine karar verilebilir. (Bu tedbir hakkında adli kontrol tedbiri uygulanan kişi hakkında CMK kapsamında da yerine getirilebilir.)
* Denetimli serbestlik uygulanan hükümlünün belirlenen programlara katılmasına karar verilebilir.
* Hükümlü cezaevinden tahliye edildikten sonra yukarıdaki yükümlülüklerden bir veya birden fazlasına tabi tutulmasına, denetimli serbestlik müdürlüğünce karar verilir. Hükümlünün risk ve ihtiyaçları dikkate alınarak yukarıdaki yükümlülükleri değiştirilebilir, hükümlüye uygun bir denetimli serbestlik planı oluşturulabilir.
Hakkında denetimli serbestlik kararı verilen hükümlü aşağıdaki kurallara da uymak zorundadır (Denetimli Serbestlik Hiz. Yön. m.42):
*Yükümlü yapılan çağrılara ve hazırlanan denetim planına uymak zorundadır.
* Yükümlü iyileştirme çalışmaları kapsamında belirlenen yükümlülüklere uymak zorundadır.
*Yükümlü, denetimli serbestlik kararının infazı ve denetim için belirlenen kurallara uymak zorundadır.
* Yükümlü, denetimli serbestlik personeli ile cezaların infazında görev alan diğer kurumların personeline saygılı davranmak, müdürlüğün ve diğer kurumların işleyişinin bozulmaması ve güvenliğinin tehlikeye düşürülmemesi için gerekli özeni ve dikkati göstermek zorundadır.
* Yükümlü, müdürlüğe veya yükümlülüğün diğer kurumlarla iş birliği halinde infaz edildiği yerlere alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi altında ya da kesici, delici aletler ve ateşli silahlarla gelemez ve bu şekilde yükümlülüklerin yerine getirilmesine yönelik çalışmalara katılamaz.
* Yükümlü yerleşim yeri adresini değiştirir ise yeni adresini müdürlüğe bildirmekle yükümlüdür. Yeni adresin bildirilmemesi ve adres kayıt sisteminden de tespit edilememesi halinde, yükümlünün eski adresine yapılan tebligat geçerli sayılır
Denetimli Serbestlik İhlal Edildiğinde Ne Olur?
* Hükümlünün;
a) Ceza infaz kurumundan ayrıldıktan sonra, talebinde belirttiği denetimli serbestlik müdürlüğüne beş gün içinde müracaat etmemesi,
b) Hakkında belirlenen yükümlülüklere, denetimli serbestlik müdürlüğünün hazırladığı denetim ve iyileştirme programına, denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerileriyle hakkında hazırlanan denetim planına uymamakta ısrar etmesi,
c) Ceza infaz kurumuna geri dönmek istemesi,
hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine, koşullu salıverilme tarihine kadar olan cezasının infazı için açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine, denetimli serbestlik müdürlüğünün bulunduğu yer infaz hâkimi tarafından karar verilir.
* Hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir. Kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir.
Daha fazla bilgi edinmek için ceza hukuku sayfamıza göz atabilirsiniz.