Edit Content
KURUMSAL
FAALİYET ALANLARI
MEDYA

İhtiyati Tedbir Nedir?

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu

          MADDE 389- (1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.

          (2) Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır.

          İhtiyati tedbir talebi

          MADDE 390- (1) İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir.

          (2) Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir.

          (3) Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.

          İhtiyati tedbir kararı

          MADDE 391- (1) Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir.

          (2) İhtiyati tedbir kararında;

          a) İhtiyati tedbir talep edenin, varsa kanuni temsilcisi ve vekilinin ve karşı tarafın adı, soyadı ve yerleşim yeri ile talep edenin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası,

          b) Tedbirin, açık ve somut olarak hangi sebebe ve delillere dayandığı,

          c) Tereddüde yer vermeyecek şekilde, neyin üzerinde ve ne tür bir tedbire karar verildiği,

          ç) Talepte bulunanın, ne tutarda ve ne türde bir teminat göstereceği, yazılır.

          (3) (Değişik:22/7/2020-7251/40 md.) İhtiyati tedbir talebinin reddi kararı gerekçeli olarak verilir ve bu karara karşı kanun yoluna başvurulabilir. Yüzüne karşı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf da kanun yoluna başvurabilir. Bu başvurular öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır.”

          İhtiyati tedbir, Kanun’un 389-399 maddeleri arasında düzenlenmiş bir hakkın elde edilmesini sağlamak yönüyle getirilmiş bir özel hukuk yargılaması kurumudur.

          İhtiyati tedbir, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde başvurulması gereken bir koruyucu düzenlemedir.

          Ancak koruyucu işlevinin suiistimal edilmesi de her zaman mümkündür ve bu sebeple kanunda bazı yaptırımlar kararı talep edenler bakımından da öngörülmüştür.

          İhtiyati tedbir, uyuşmazlığın henüz çözülmediği ilk aşamada alınan ve uyuşmazlık konusu hakkın korunması veya ortaya çıkabilecek zararın önlenmesi amacıyla mahkeme tarafından konulan, geçicilik arz eden ve Kanunda belirlenmiş olan merci tarafından yerine getirilen bir “hukuki koruma aracı”dır.

İhtiyati Tedbir Talebinde Bulunma Şartları Nelerdir?

Kanun’a göre bir konuda ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için öncelikle talep olması şarttır. Mahkeme, tasarruf ilkesi gereğince ilgili kişinin talebi üzerine harekete geçebilir.

Talebin kabul edilebilmesi için Kanunun 389. maddesinde belirtilmiş olan ihtiyati tedbir sebebinin de bulunması gerekir. Mahkeme tarafından ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için, talepte bulunan kişinin (veya tarafın) gerçekleştireceği bir yaklaşık ispat faaliyeti sonucunda hâkimin yaklaşık bir kanaate ulaşmış olması gerekir (HMK m. 390/3).

          İhtiyati tedbir kararı verilmesi bakımından koşulları şöyle sıralamak mümkündür:

          *İhtiyati tedbir kararı mahkemece kendiliğinden verilemez, öncelikle talep bulunmalıdır.

          * İhtiyati tedbir talebini içeren sebepler talepte açıkça gösterilmiş olmalıdır. Öncelikle talep eden bakımından bir hakkın varlığı söz konusu olmalıdır.

          *Var olduğu iddia olunan hakkın meydana gelebilecek koşullardaki değişme sebebiyle elde edilmesi önemli ölçüde zorlaşmalı ve imkansız hale gelmeli veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın ya da zararın doğacağına dair karine veya deliller yaklaşık olarak ispat edecek şekilde mahkemeye sunulmalıdır.

          *Hakkın, tedbir kararı verilmemesi halinde neden elde edilemeyeceğine dair sebepler talepte gösterilmiş olmalıdır.

          *Talep edenin hakkına ulaşması bakımından mahkeme ihtiyati tedbir kararı verilmesinde hakkın sahipleri bakımından bir gereklilik var olduğuna kani olmalıdır.

          * Kanunda genel olarak düzenlenen bu konuda mahkemelerin dosya içeriği yönüyle tarafların uyuşmazlık bakımından konumlarını, mülkiyet ve alacak ilişkisinin genel çerçevesini ve sunulan delillerin ne oranda talebin haklılığını gösterdiğini ve talep edenin gerçekten hakkına ulaşması bakımından kanunda sıralanan sakınca veya zorlukların sonradan söz konusu olup olmayacağını değerlendirmesi gereklidir.

İhtiyati Tedbir ile İhtiyati Haciz Arasındaki Farklar Nelerdir?

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 257 vd. maddelerinde düzenlenmiş olan ihtiyati haciz, ihtiyati tedbirin özel bir türü olmakla birlikte bağımsız bir hukuki koruma yoldur.

İhtiyati haczi ihtiyati tedbirden ayıran en önemli fark, konusu rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” (İİK m. 257) denilmek suretiyle ortaya konulmuştur.

İhtiyati haciz sadece para (veya teminat) alacakları bakımından söz konusu olabilir. Para alacakları bakımından özel bir yol olarak ihtiyati haciz getirildiği için, bu şekilde bir alacağını güvence altına almak isteyen bir kişinin ihtiyati tedbir yoluna başvurmaması gerektiği uygulamada kabul edilmektedir.

İhtiyati haciz belirli hallerde sınırlı olarak uygulanabilirken ihtiyati tedbirin uygulanması bakımından konu sınırlaması mevcut değildir ve kanunda genel bir koruma yolu olarak kabul edilmiştir. Dava edilmeye ve yerine getirilmeye müsait olan her konuda ihtiyati tedbir  kararı alınması kural olarak mümkündür

Her iki yolda da kararın kabul yönünde olması halinde ilgili taraf, Kanunun belirttiği süre içerisinde (HMK m. 393’e göre bir hafta, İİK m. 261’e göre on gün) kararı uygulayacak olan mercie başvurarak kararın uygulanmasını talep etmek ve yine belirlenmiş olan süre içerisinde ihtiyati tedbir veya ihtiyati haczi tamamlayan işlemlerin yapılmasını sağlamak zorundadır. Yerine getirme bakımından ihtiyati hacizde icra dairesi; ihtiyati tedbirde ise hem icra dairesi hem de yazı işleri müdürü görevlendirilebilir.

İİK’nun 264/I hükmüne göre, “dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı; haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde (Haciz veya iflas) bulunmaya veya dava açmaya mecburdur”.

HMK’nun 397/1 maddesine göre ihtiyati tedbir kararı dava açılmasından önce verilmişse, tedbir talep eden, bu kararın uygulanmasını talep ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde esas hakkındaki davasını açmak ve dava açtığına ilişkin evrakı, kararı uygulayan memura ibrazla dosyaya koydurtmak ve karşılığında bir belge almak zorundadır”.

Tamamlayıcı işlemler bakımından ihtiyati hacizde sürenin başlaması için haczin gerçekleştirilmiş olması gerekirken, ihtiyati tedbirde talebin yapılmış olması yeterlidir. Her iki yolda da söz konusu zorunluluğa uyulmaması halinde tedbir veya haczin kalkması söz konusu olur.

İhtiyati tedbir kararı, teminat, ifa veya düzenleme amacına yönelik olarak konulabilir. İhtiyati haciz ise sadece teminat amaçlı olarak konulabilir.

Diğer bir fark ise, ihtiyati haczi icra dairesinin yerine getirecek olması, ihtiyati tedbirin uygulanmasında ise mahkemenin kararında belirtmiş olması halinde, icra dairesi yerine, (mahkeme) yazı işleri müdürünün görevlendirilmiş olabilmesidir.

İhtiyati Tedbir Kararının Uygulama Süreci Nasıldır?

İhtiyati tedbir, dava görülürken verilmiş olsa bile, tedbir koyduran taraf kararın verilmesinden itibaren bir hafta içinde, kararın içeriğine göre mahkeme veya icra dairesine başvurarak, tedbirin uygulanmasını talep etmek zorundadır.

          6100 sayılı HMK

            İhtiyati tedbir kararının uygulanması

            MADDE 393- (1) İhtiyati tedbir kararının uygulanması, bu kararın, tedbir isteyen tarafa tefhim veya tebliğinden itibaren bir hafta içinde talep edilmek zorundadır. Aksi hâlde, kanuni süre içinde dava açılmış olsa dahi, tedbir kararı kendiliğinden kalkar.

            (2) Tedbir kararının uygulanması, kararı veren mahkemenin yargı çevresinde bulunan veya tedbir konusu mal ya da hakkın bulunduğu yer icra dairesinden talep edilir. Mahkeme, kararında belirtmek suretiyle, tedbirin uygulanmasında, yazı işleri müdürünü de görevlendirebilir.

            (3) İhtiyati tedbir kararının uygulanması için, gerekirse zor kullanılabilir. Zor kullanmak hususunda, bütün kolluk kuvvetleri ve köylerde muhtarlar, uygulamayı gerçekleştirecek memurun yazılı başvurusu üzerine, kendisine yardım etmek ve emirlerine uymakla yükümlüdürler.

            (4) İhtiyati tedbiri uygulayan memur, bir tutanak düzenler. Bu tutanakta, tedbir konusu ve bulunduğu yer gösterilir; tedbir konusu ile ilgili her türlü iddia bu tutanağa geçirilir. Tedbiri uygulayan memur, bu tutanağın bir örneğini tedbir sırasında hazır bulunmayan taraflara ve duruma göre üçüncü kişiye tebliğ eder.

            (5) İhtiyati tedbir kararları hakkında kanun yoluna başvurulması hâlinde, tedbire ilişkin dosya ve delillerin sadece örnekleri ilgili mahkemeye gönderilir.”

          Kararın alınamsıyla talep eden 1 hafta içerisinde tedbirin uygulanmasını istemelidir. Uygulama icra dairesi ya da yazı işleri müdürünce yapılabilir ve kanun her ikisine de imkan tanımıştır.

          İhtiyati tedbir kararı gerekli olursa cebren icra edilir. Bu konuda kolluk da zor kullanmaya yetkilidir.

İhtiyati Tedbir Kararına İtiraz Edilebilir mi?

Kanunda, verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmesi düzenlenmiştir. İtiraz hakkı yalnızca yokluğunda aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafa tanınmıştır.HMK m. 394/2 uyarınca aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen taraf, ihtiyati tedbir şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir.

Alınan ihtiyati tedbir kararı ile üçüncü kişilerin haklarına da halel gelmekteyse, ilgili kişiler de ihtiyati tedbir şartlarına ve teminata ilişkin olarak kararı veren mahkemeye itiraz edebilirler.

HMK m. 394/4 uyarınca itiraz eden taraf itiraz sebeplerini açıkça dilekçesinde göstermek zorundadır.

HMK m. 394/4 uyarınca tedbir kararına itiraz üzerine mahkemece bir karar verilmeden önce kural olarak duruşma açılmalı, bu duruşmaya ilgililer davet edilmelidir. Bu davet yapılmaksızın dosya üzerinden ihtiyati tedbir kararına karşı itirazın değerlendirilmesi mümkün değildir. Ancak bu hükmün uygulanmaması halinde yaptırımı mahkeme bakımından kanunda düzenlenmemiştir.

Aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen veya uygulanan taraf, mahkemece kabul edilecek şekilde teminat gösterirse, mahkeme duruma göre tedbirin değiştirilmesine veya kaldırılmasına karar verebileceği gibi takdir yetkisini kullanıp gösterilen teminatı uygun görmeyerek bu talebi reddedebilir. Bu hususta verilen kararlara karşı itiraz edilebilir.

6100 sayılı yeni HMK döneminde kanun koyucu -HMK m. 391/3 ve m. 394/5 uyarınca- tedbir talepleri ile ilgili yerel mahkemelerce verilmiş olan kabul veya ret kararlarına karşı kanun yoluna başvurulabileceğini hüküm altına almıştır. HMK m. 391/3 ve m. 394/5 uyarınca ihtiyati tedbir talebinin reddi kararları, ihtiyati tedbir talebinin yüze karşı kabulü kararları veya ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karşı itiraz üzerine verilen kararlar kanunun açık hükmü gereği istinaf kanun yolu denetimine tabidir.

            6100 sayılı HMK

            İhtiyati tedbir kararına karşı itiraz

            MADDE 394- (1) Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Aksine karar verilmedikçe, itiraz icrayı durdurmaz.

            (2) İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/42 md.) Esas hakkında dava açıldıktan sonra, itiraz hakkında, bu davaya bakan mahkemece karar verilir.

            (3) İhtiyati tedbir kararının uygulanması sebebiyle menfaati açıkça ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati tedbiri öğrenmelerinden itibaren bir hafta içinde ihtiyati tedbirin şartlarına ve teminata itiraz edebilirler.

            (4) İtiraz dilekçeyle yapılır. İtiraz eden, itiraz sebeplerini açıkça göstermek ve itirazının dayanağı olan tüm delilleri dilekçesine eklemek zorundadır. Mahkeme, ilgilileri dinlemek üzere davet eder; gelmedikleri takdirde dosya üzerinden inceleme yaparak kararını verir. İtiraz üzerine mahkeme, tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir.

            (5) İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz.”

İhtiyati Tedbir Kararının Kaldırılması Mümkün mü?

Ayrıca şartları oluşmadan verilen tedbir kararlarının itiraz üzerine ya da itirazın reddine dair yapılan kanun yolu başvurusu ile kaldırılması da mümkündür.

Tedbirin alınmasına esas alınan koşulların yokluğu söz konusu ise ve bu talep hakkın suiistimal edilmesi suretiyle alınmış ise tedbirin kaldırılması da bir gereklilik haline gelir. Bunu itiraz halinde mahkeme yeniden değerlendirecektir.

Kanun koyucu, tedbir talebinin kabulüne karşı başka bir hukuki çare daha öngörmüştür. İhtiyati tedbir talebinin kabulü üzerine durum ve koşulların değiştiğinden bahisle tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması da talep edilebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlginizi çekebilecek makaleler