“5237 sayımı Türk Ceza Kanunu
Dava zamanaşımı
Madde 66- (1) Kanunda başka türlü yazılmış olan haller dışında kamu davası;
a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda otuz yıl,
b) Müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmibeş yıl,
c) Yirmi yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi yıl,
d) Beş yıldan fazla ve yirmi yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlarda onbeş yıl,
e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl,
geçmesiyle düşer.
(2) Fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanlar hakkında, bu sürelerin yarısının; onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında ise, üçte ikisinin geçmesiyle kamu davası düşer.
(3) Dava zamanaşımı süresinin belirlenmesinde dosyadaki mevcut deliller itibarıyla suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli halleri de göz önünde bulundurulur.
(4) Yukarıdaki fıkralarda yer alan sürelerin belirlenmesinde suçun kanunda yer alan cezasının yukarı sınırı göz önünde bulundurulur; seçimlik cezaları gerektiren suçlarda zamanaşımı bakımından hapis cezası esas alınır.
(5) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/8 md.) Aynı fiilden dolayı tekrar yargılamayı gerektiren hallerde, mahkemece bu husustaki talebin kabul edildiği tarihten itibaren fiile ilişkin zamanaşımı süresi yeni baştan işlemeye başlar.
(6) Zamanaşımı, tamamlanmış suçlarda suçun işlendiği günden, teşebbüs halinde kalan suçlarda son hareketin yapıldığı günden, kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği ve zincirleme suçlarda son suçun işlendiği günden, çocuklara karşı üstsoy veya bunlar üzerinde hüküm ve nüfuzu olan kimseler tarafından işlenen suçlarda çocuğun onsekiz yaşını bitirdiği günden itibaren işlemeye başlar.
(7) Bu Kanunun İkinci Kitabının Dördüncü Kısmında yazılı ağırlaştırılmış müebbet veya müebbet veya on yıldan fazla hapis cezalarını gerektiren suçların yurt dışında işlenmesi halinde dava zamanaşımı uygulanmaz.”
Dava zamanaşımı kanunda belirlenen sürede ceza yargılaması bakımından dava açılmasını düzenleyen ve bu süre geçtikten sonra artık devletin meydana gelen suça dair cezai takibat yapmasını engelleyen bir ceza hukuku kurumudur.
Fiilen dava zamanaşımı artık suça dair takibatın işleme konulmasını ortadan kaldırır. Fail lehine sonuç doğuran ve cezai takibatın fiilen yapılmasına engel olan bir zamana bağlı durumu ifade eder. Dava zamanaşımı suçlar bakımından farklılık arz eder ve kanunda ayrı ayrı düzenlenmiştir. Dava zamanaşımı süreleri, suçun kanuni tanımında belirtilen cezanın ağırlığına göre belirlenmiştir.
TCK Md..66/6’da dava zamanaşımının ne zaman başlayacağı belirlenmiştir. Buna göre; “Zamanaşımı, tamamlanmış suçlarda suçun işlendiği günden, teşebbüs halinde kalan suçlarda son hareketin yapıldığı günden kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği ve zincirleme suçlarda son suçun işlendiği günden, çocuklara karşı üstsoy veya bunlar üzerinde hüküm ve nüfuzu olan kimseler tarafından işlenen suçlarda çocuğun onsekiz yaşını bitirdiği günden itibaren işlemeye başlar.” şeklinde düzenlenmiştir.
TCK’ya göre dava zamanaşımı süresi, her suç için kanunda belirlenen cezanın üst sınırı dikkate alınarak ayrı ayrı belirlenir (TCK md. 66/4).
Dava Zamanaşımının Başlaması İçin Gerekli Şartlar Nelerdir?
* Dava zamanaşımı suçun nitelikli halleri de dikkate alınarak her suç tipi için ve suçun işlenme tarihi dikkate alınarak belirlenmesi gereken bir durumdur.
* Seçimlik ceza öngörülen suçlarda hapis cezası esas alınarak belirlenir.
* Ceza bakımından kanunda suç için alt ve üst sınır kanunda öngörülmüş ise üst sınırdaki ceza miktarı esas alınarak dava zamanaşımı süresi belirlenmelidir.
* Dava zamanaşımı süresi;
– Tamamlanmış suçlarda suçun işlendiği günden itibaren,
– Teşebbüs halinde kalan suçlarda son hareketin yapıldığı günden itibaren,
– Kesintisiz suçlarda kesintinin gerçekleştiği tarihten itibaren,
– Zincirleme suçlarda son suçun işlendiği günden itibaren,
– Çocuklara karşı üstsoy veya bunlar üzerinde hüküm ve nüfuzu olan kimseler tarafından işlenen suçlarda ise çocuğun onsekiz yaşını bitirdiği günden itibaren,
İşlemeye başlar.
*Yeniden yargılama bakımından ise maddede mahkemece bu husustaki talebin kabul edildiği tarihten itibaren fiile ilişkin zamanaşımı süresi yeni baştan işlemeye başlar.
*Dava zamanaşımı bazı suçlarda uygulanamaz:
– Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının Dördüncü Kısmında(madde 247-343 arası) yer alan ağırlaştırılmış müebbet veya müebbet veya on yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçların yurt dışında işlenmesi halinde dava zamanaşımı uygulanmaz.
– Soykırım (TCK madde 76), insanlığa karşı suçlar (TCK madde 77), örgüt (TCK madde 78) suçlarında dava zamanaşımı uygulanmaz.
– İşkence (madde 94) suçunda dava zamanaşımı uygulanmaz.
TCK 66’ya Göre Dava Zamanaşımı Süreleri Nelerdir?
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu m.66/1 uyarınca dava zamanaşımı süreleri;
(1) Kanunda başka türlü yazılmış olan haller dışında kamu davası;
a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda otuz yıl,
b) Müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmibeş yıl,
c) Yirmi yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasını gerektiren suçlarda yirmi yıl,
d) Beş yıldan fazla ve yirmi yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlarda onbeş yıl,
e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıldır.”
Şeklinde düzenlenmiştir. Bu süreler genel nitelikte olup, bazı istisnai hallerde dava zamanaşımı madde içerisinde hüküm altına alınmış veya özel düzenlenmiş olabilir.
Çocuklar bakımından ikili bir ayrım maddede yapılmıştır. Buna göre; fiili işlediği sırada oniki yaşını doldurmuş olup da onbeş yaşını doldurmamış olanlar hakkında, bu sürelerin yarısının; onbeş yaşını doldurmuş olup da onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında ise, üçte ikisinin geçmesiyle kamu davası düşer.
Dava Zamanaşımı Süresinin Durması ve Kesilmesi Hangi Durumlarda Geçerlidir?
“5237 sayımı Türk Ceza Kanunu
Dava zamanaşımı süresinin durması veya kesilmesi
Madde 67- (1) Soruşturma ve kovuşturma yapılmasının, izin veya karar alınması veya diğer bir mercide çözülmesi gereken bir meselenin sonucuna bağlı bulunduğu hallerde; izin veya kararın alınmasına veya meselenin çözümüne veya kanun gereğince hakkında kaçak olduğu hususunda karar verilmiş olan suç faili hakkında bu karar kaldırılıncaya kadar dava zamanaşımı durur.
(2) Bir suçla ilgili olarak;
a) Şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi,
b) Şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi,
c) Suçla ilgili olarak iddianame düzenlenmesi,
d) Sanıklardan bir kısmı hakkında da olsa, mahkûmiyet kararı verilmesi,
halinde, dava zamanaşımı kesilir.
(3) Dava zamanaşımı kesildiğinde, zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar. Dava zamanaşımını kesen birden fazla nedenin bulunması halinde, zamanaşımı süresi son kesme nedeninin gerçekleştiği tarihten itibaren yeniden işlemeye başlar.
(4) Kesilme halinde, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar.”
Dava zamanaşımı; cezai takibat bakımından bir dava şartı olup, bu hususun ilgili yargı mercii tarafından re’sen gözetilmesi gerekir.
Dava zamanaşımına ilişkin sürelerin hangi hallerde duracağı veya kesileceği, TCK Md.67’de hüküm altına alınmıştır.
Kanunda öngörülen bazı sebeplerle zamanaşımı süresinin hiç işlemeye başlamaması veya işlemeye başlayan dava zamanaşımı süresinin ilerlememesi zamanaşımının durmasını; işlemeye başlayan zamanaşımı süresinin yine Kanunda öngörülen bazı sebeplerle sonlanarak baştan tekrar işlemesi ise, zamanaşımının kesilmesini ifade eder.
Dava zamanaşımı süresinin kesilmesi; işlemekte olan zamanaşımı süresinin adli makamların cezai takibata dair yaptıkları bazı adli işlemler nedeniyle kesilmesini, zamanaşımı süresinin kesildiği günden itibaren olağan zamanaşımı süresinin yeniden işlemeye başlamasını ifade eder (TCK md. 67/3).
Zamanaşımı süresinin kesilmesi halinde, dava zamanaşımı süresi, ilgili suç için kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar (TCK md. 67/4). İfade alma, sorguya çekilme, iddianame düzenlenmesi gibi hallerde zamanaşımı kesilir.
Dava zamanaşımını kesen birden fazla sebep varsa, her kesilme sebebi ayrı ayrı zamanaşımını keser, kesmeye sebep olan son sebepten sonra zamanaşımı yeniden ve baştan itibaren işlemeye başlar.
Dava zamanaşımı sürelerinin kesilmesi halinde düşme kararı için dikkate alınacak süreler olağan zamanaşımı süreleri değil, kesme sonucunda yeniden hesaplanan “uzamış zamanaşımı süreleri”dir.
TCK Md. 67/2’de sayılan hallerde dava zamanaşımı süresi kesilir. Bu haller 4 ayrı başlık altında belirlenmiştir.
Daha fazla bilgi ve danışmanlık almak için hemen ceza avukatı sayfamıza göz atın.