Yapılan yargılamada 6100 sayılı -HMK gereğince bilirkişi görevlendirilmesi ve bu görevlilerin keşif vb. hukuki iş ve işlemlere katılmaları ve rapor tanzim etmeleri mümkündür.
HMK Md. 266 gereğince mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz. Hukuk öğrenimi görmüş kişiler, hukuk alanı dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olduğunu belgelendirmedikçe, bilirkişi olarak görevlendirilemez.
“6100 sayılı HMK
Bilirkişi raporuna itiraz
MADDE 281- (1) Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler. (Ek cümle:22/7/2020-7251/24 md.) Bilirkişi raporuna karşı talebin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor veya imkânsız olması ya da özel yahut teknik bir çalışmayı gerektirmesi hâlinde yine bu süre içinde mahkemeye başvuran tarafa, sürenin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek süre verilebilir.
(2) Mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden, yeni sorular düzenlemek suretiyle ek rapor alabileceği gibi, tayin edeceği duruşmada, sözlü olarak açıklamalarda bulunmasını da kendiliğinden isteyebilir.
(3) Mahkeme, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabilir.”
HMK’nın bu hükmü gereğince bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporlara süresi içerisinde taraflarca eksiklikler, belirsizlikler ve açıklama yapılmasını gerekten hususlarda itirazlarını sunabilirler.
Bilirkişi Raporuna İtiraz Süresi Ne Kadardır?
Bilirkişi Raporu’nun tebliğinden itibaren 2 hafta içinde itiraz mahkemeye sunulmalıdır.
Bilirkişi Raporuna İtiraz Şartları Nelerdir?
Kanunda itiraz bakımından Raporun eksik olması, belirsizilikler içermesi ve düzenlenen raporda açıklama yapılmasını gerekten hususlar bulunması gibi koşullar öngörülmüş olup, tebliğ edilmesiyle birlikte her iki taraf da itirazlarını bildirmek hakkına sahiptir.
Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi Nasıl Hazırlanır?
Bilirkişi raporunu HMK Md. 279 çerçevesinde tanzim eder ve mahkemeye sunar. Bilirkişi, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir; verildiği tarih rapora yazılır ve duruşma gününden önce birer örneği taraflara tebliğ edilir.
Rapora dair itiraz dilekçesi, dosya bilgisini ve itirazların neye dair olduğunu içermeli ve hukuki açıklamalardan daha çok teknik olarak hazırlanan rapordaki tespitlere dair olmalıdır.
Bu kapsamda raporun içerdiği veri veya bilgilerin tarafların talep ve savunmaları bakımından durumu ortaya konulmalı, maddi gerçeklikle uyumuna dair bilgilere ve açıklamalara yer verilmeli ve tespitlerin kanun hükümleri ile ilişkilendirilmesi yapılmalıdır.
İtiraz dilekçesi raporun formatına uygun olarak hazırlanmalı ve sonuç ve talep içermeli ve raporun hukuki mahiyeti bakımından tarafların hakları yönüyle gerekli itirazları bildirmelidir.
Bilirkişi Raporuna İtiraz Sonrası Süreç Nasıl İşler?
Rapora itiraz ile mahkeme görevli bilirkişiden ek rapor tanzim etmesini ya da duruşmaya katılarak açıklama yapmasını isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması bakımından gerekli görmesi halinde yeni bir bilirkişi atamak suretiyle yeniden inceleme de yaptırabilir.
Bilirkişi Raporuna İtirazın Sonuçları Nelerdir?
HMK Md. 282 gereğince hâkim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir. Bu bakımdan rapora yapılan itiraz da aynı kapsamda hakim tarafından değerlendirilecektir.
Maddi gerçekliğe açıkça uyumlu olmayan ve talep edilen haklar bakımından eksik, anlamsız ve yetersiz olan raporlara dair itirazların muhkem olması, verilere dayanması ve delillerle ortaya konulması halinde itirazın da hakim tarafından dikkate alınması gereklidir.
Ancak bazı hallerde dosyanın içeriği ve hakimin konuyu geniş kapsamlı değerlendirmeden bilirkişi raporuna itibar etmesi halinde yapılan itirazın da etkili sonuç doğurması söz konusu olmayabilecektir.