Genel Güvenliğin Kasten Tehlikeye Sokulması Suçu (TCK m. 170)

Genel Güvenliğin Kasten Tehlikeye Sokulması Suçu Mevzuatımızda Nerede Düzenlenmiştir?

    Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu kişilerin hayat, vücut bütünlükleri ve malvarlığı açısından bir zarar tehlikesi doğmasını önlemek ve kişilerin güvenlik içinde yaşamalarını sağlamak amacıyla ihdas edilmiş bir suçtur. Bu suç 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 170. maddesinde düzenlenmiştir. Madde metinleri;

    “Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması

    Madde 170- (1) Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda;

    a) Yangın çıkaran,

    b) Bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan,

    c) Silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan,

    kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

    (2) Yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.” şeklindedir.

    Madde gerekçeleri aşağıdaki şekildedir;

    “MADDE 170.– Madde metninde, genel güvenliği kasten tehlikeye so­kan fiiller, suç olarak tanımlanmıştır.

    Maddenin birinci fıkrasında, bu suçu oluşturan seçimlik hareketler, yangın çıkarmak; bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olmak; silâhla ateş etmek veya izinsiz patlayıcı madde kullanmak, olarak belirlenmiştir. Ancak, bu fiiller dolayısıyla cezaya hük­medebilmek için, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından somut bir tehlikenin meydana gelmesi gerekir. Böylece, söz konusu suç, bir somut tehlike suçu olarak tanımlanmıştır.

    Maddenin ikinci fıkrasında ise, bir soyut tehlike suçu tanımına yer ve­rilmiştir. Bu hükümde, yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olmak, ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır. Bu fiiller dolayısıyla cezaya hükmedebilmek için, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından somut bir tehlikenin meydana gelmesi gerek­memektedir.

    Bu fiillerin işlenmesiyle bir zarar neticesinin meydana gelmesi hâ­linde, meydana gelen zarara ve bu zararın meydana gelmesi açısından failin kast veya taksirine göre başka suçlar oluşacaktır. Örneğin, toplumda genel güvenliği tehlikeye sokan bir etki meydana getiren fiiller sonucunda bir veya birkaç kişi ölmüş veya yaralanmış ya da kişiler malvarlığı itibarıyla zarar görmüş olabilir. Bu gibi durumlarda, farklı neviden fikri içtima hükümleri­nin uygulanması gerekir. “

    Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması bir tehlike suçudur. Maddenin birinci fıkrasına göre kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda eylemlerin işlenmesi gerektiğinden, birinci fıkradaki suç somut tehlike suçudur. İkinci fıkrada ise yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olmak şeklindeki soyut tehlike suçu düzenlenmiştir zira burada kişilere yönelik somut bir tehlike bulunmayıp, fiziksel bazı olayların gerçekleşmesine yönelik bir tehlike söz konusudur.

    Suçun Maddi  Ve Manevi Unsurları Nelerdir?

    TCK m. 170/1. fıkrada iki şekilde hareket tarzı düzenlenmiştir. Birincisi kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde yangın çıkarmak; bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına sebep olmak;  silahla ateş etmek veya patlayıcı madde kullanmaktır. İkincisi ise kişilerde korku, kaygı veya panik oluşturacak şekilde yangın çıkarmak; bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına sebep olmak;  silahla ateş etmek veya patlayıcı madde kullanmaktır. TCK m. 170/1. fıkradaki suç seçimlik hareketli bir suç olup bahsedilen eylemlerden bir ya da bir kaçının gerçekleştirilmesi suç oluşacaktır. Korku belirli bir ağrı veya tehdit olarak algılanan bir olay sonucunda, uyarıcı bir tepki olarak ortaya çıkan yaşamsal bir tepkidir. Gene bu da seçimlik hareketlidir. Kaygı tehlike veya tehdit olarak algılanan durumlarda ortaya çıkan; duygusal, davranışsal ve fiziksel değişiklikler ve tepkilerin yer aldığı, otomatik, sağlıklı ve doğal bir yanıt mekanizmasıdır. Panik ise birdenbire gelen güçlü korku, ansızın içi kaplayan önlenemez dehşet duygusudur.

    TCK m. 170/2. fıkrada ise yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olmak suçun maddi unsurudur. Burada somut bir tehlike değil söz konusu olmadığından bu bir soyut tehlike suçudur.

    Genel güvenliğin tehlikeye sokulması suçunun manevi unsuru kasttır. Failin maddede sayılan hareketleri bilerek ve isteyerek işlemesi gerekir. Bu suç için genel kast yeterli olup özel kast aranmaz.

    Suçun Faili Ve Mağduru Kimlerdir?

    Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun faili herkes olabilir, fail olmak için özel bir koşul aranmamıştır.

    Bu suçun mağduru ise belirli bir kişi ya da kişiler olmayıp, suçun işlenmesiyle belirli olmayan sayıdaki kişilerin zarar görme tehlikesi doğduğundan mağdur tehlike altına giren toplum ve bireylerdir.

    Suçun Takibi Şikayete Bağlı Mıdır ve Suç İçin Uzlaşma Hükümleri Uygulanır Mı?

    TCK m. 170’te düzenlenen bu suçun takibi şikayete bağlı değildir ve re’sen soruşturulup kovuşturulur. Bu nedenle ön ödeme ve uzlaşmaya da tabi değildir.

    Suçu Kovuşturmayla Görevli Mahkeme Neresidir?

    TCK m. 170’te düzenlenen genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunda görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir.

    Suçun Yaptırımı Nedir?

    TCK m. 170’e göre kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda;

    a) Yangın çıkaran,

    b) Bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan,

    c) Silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan,

    kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

    Yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

    Suçun Tabi Olduğu Zamanaşımı Süresi Ne Kadardır?

    Genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçunun dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.

    GENEL GÜVENLİĞİN KASTEN TEHLİKEYE SOKULMASI  SUÇUNDA YARGITAY UYGULAMASI

    TCK m. 170/1-c bendinde düzenlenen genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun dava zamanaşımı süresi 8 yıldır

    Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 170/1-c bendi uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66/1-e maddesi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.

    2. 5237 sayılı Kanun’un 67/2-d maddesi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 19.01.2016 tarihli mahkûmiyet kararı olduğu ve bu tarihten bozma kararı sonrası 05.09.2024 tarihinde verilen mahkûmiyet kararına kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleştiği gözetilerek düşme kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur. ( Y 8. CD 08.01.2025 T,  2024/25576 E.,  2025/193 K.)

    Birden çok kişi ile birlikte silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, ayrıca genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan da mahkûmiyet hükmü kurulması bozma nedenidir

    Dosya kapsamına göre; olaydan önce katılanlardan …’ın işyerinde çalışan sanığın işyerinden olan alacağını tahsil amacıyla katılan …’a ait olduğunu bildiği ve katılan …’ın kullanımındaki araca ateş ettiği olayda, eylemin yağma ve/veya yağmada “daha az cezayı gerektiren hal” başlıklı 5237 sayılı Kanun’un 150/1. maddesindeki suçu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdir ve tartışmasının üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, yine sanıkların olay tarihinde birlikte hareket ederek katılanın aracına doğru ateş etmeleri şeklinde gerçekleşen eylemlerinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/2-a-c maddesinde tanımlanan birden çok kişi ile birlikte silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, ayrıca genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan da mahkûmiyet hükmü kurulması nedeniyle kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ihbar yazısı incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmüş olduğundan KABULÜ ile İzmir 18. Asliye Ceza Mahkemesinin 25/06/2020 tarihli ve 2019/750 Esas, 2020/243 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 07.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. ( Y 15. CD 07.01.2025 T, 2024/5117 E.,  2025/123 K.)

    Tehlike suçunun meydana gelen netice ile zarar suçuna dönüşmüş olması karşısında, sanık hakkında atılı taksirle yaralama suçundan ceza verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır

    İncelenen dosya içeriğine göre; sanığın olay tarihinde av tüfeği ile rastgele ve havaya ateş ettiği ve müşteki …’ı yaraladığı olayda; sanığın tek bir eylemi ile taksirle yaralama ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarının oluştuğu, ancak, 5237 sayılı TCK’nın 170/1-c maddesinde belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise bir kişinin yaralanmış olması nedeniyle zarar suçunun oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, tehlike ve zarar suçu olmak üzere her iki suçun birlikte işlendiği hallerde, sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, anılan suçlar için kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu olmaları kriterinin esas alınması gerektiği, tehlike suçunun meydana gelen netice ile zarar suçuna dönüşmüş olması karşısında, sanık hakkında atılı taksirle yaralama suçundan ceza verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, ihbarnamedeki Kanun yararına bozma talebi yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. ( 12. CD 02.10.2024 T,  2024/2371 E.,  2024/4919 K.)

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    İlginizi çekebilecek makaleler